Eski ismi İmroz olan adanın en eski yerleşiklerinin Plasglarelar olduğu kabul edilmektedir. Roma egemenliğine kadar Atina yönetiminde kalan ada, 1453 yılında İstanbul’un fethi ile Osmanlı’ya geçmiş, sonrasında bir süre Yunanistan işgalinde kalmış ve Lozan Antlaşması ile 1923’te Türkiye Cumhuriyeti sınırlarına alınmıştır. Türkiye’nin en büyük adası olmakla birlikte ‘güneşin en son battığı yer’ ünvanına da sahiptir. Adaya sadece deniz yoluyla ulaşım sağlanmakta olup, Kabatepe Limanı ve Çanakkale Merkez'den feribot seferleri düzenlenmektedir. Adada bulunan 300- 400 senelik zeytin ağaçlarından sağlanan zeytinler ile son dönemde ağırlık verilen organik tarım, başta zeytinyağı olmak üzere birçok doğal ürünü bulundurmaktadır. Bol rüzgârlı iklimi ve temiz deniziyle sörf için ideal bir yer olan Gökçeada, ayrıca adada yapılan koyun ve keçi yetiştiriciliği ile de birlikte ekonomisinin kaynaklarını çeşitlendirmiştir.